ANKARA GEZİMİZ
(04 HAZİRAN 2011 CUMARTESİ)

           Sınıf - Aile Birliğimiz, geçen yılki Amasra gezisinden sonra, bu yıl da Ankara'ya sınıf gezisi düzenledi. 4 Haziran 2011 Cumartesi günü yapılan geziye 28 öğrenci ve velileri ile birlikte 61 kişi katıldı. Sabah 06:30'da okul bahçesinden başlayan gezimiz, akşam saat 23:00'te aynı yerde son buldu. 
          
           Gezi süresince sırasıyla, Atatürk Orman Çiftliği, Anıtkabir, ilk TBMM binası, Zafer Anıtı, Altınpark ve Sincan Harikalar Diyarı birlikte gezildi. Gezide öğrencilerin mutlulukları görülmeye değerdi.

           Geziye katılan tüm öğrenci ve velilerimi tebrik eder, emeği geçenlere teşekkür ederim. 

İşte yolculuk başladı...


İki otobüsümüz arka arkaya, gidiyoruz...


Gerede'de sabah kahvaltısı yaptıktan sonra bu fotoğrafı çektirdik...


...Ve yeniden otobüslere bindik...


İşte Atatürk Orman Çiftliği'ne geldik...


Timsahlar...


Balıklar...


Onlar da kim? Orada ne işleri var, dersiniz?...


Köpek balığı kimleri yutmuş ?... Vah vah !...


Maymunları izledik...


Maymunlar...


Maymunlar...


Umut, başka yer bulamadın mı resim çektirecek?...


İşte ayılar orada...


Nasıl da heybetli görünüyor değil mi?...


İşte zürafalar...


Ayşegül ile Başak su aygırının önünde böyle poz verdiler...


Ayşe ve Kadriye, Kanguruya merak ettiler...


Berke Kağan köpek balığının önünde poz verdi...


Köpek balığının önünde bir poz da bizden...


Bir poz daha...


İşte Atatürk Orman Çiftliği'nden çıkıyoruz. İstikamet Anıtkabir...


Anıtkabir merdivenlerinde...


Anıtkabir merdivenlerinde resim çektirdik...


Burak'la Umut Türk Milletini temsil eden heykellerin önünde böyle poz verdiler...


Sağımızdaki kulede Anıtkabir maketi...


Aslanlı yolda ilerliyoruz. Heyecandan grubumuz dağılmış durumda...


Umut, GS'lı olduğundan mıdır nedir, aslanlara çok merak etti...


Aslanlarla bir poz da Ayşe'den...


Atatürk'ün kullandığı arabaları ilgiyle izledik...


İ. İnönü'nün mezarından hatıra olarak taşlar aldık, sonra geri bıraktık. Umut da bu resmi çektirdi...
 

Avrupa'nın en uzun bayrak direğinin altında çiçekli Türkiye haritasını çok beğendik...


Bir daha...


Bir daha...


Güzel bir hatıra, değil mi?...


...İşte Atatürk'ün mozolesi. Hemen saygı duruşunda bulunduk...


Emre, Umut ve Mustafa mozolenin önünde hatıra resmi çektirdiler...


Mozolenin önünde böyle poz verdik....


Mozolenin önünde bir poz daha...


Anıtkabir'in önündeyiz... Kadriye, bir alemsin...


Anıtkabir'in önünden bir başka görüntü...


Bir daha...


Ayşe ve Biz...


Anıtkabir'in önünde bir de biz resim çektirdik. Sonra da müzeleri gezdik. Müzelerde resim çekmek yasaktı. Resim çekemedik...


İşte ilk TBMM binasının toplantı salonu....


Meclis kürsüsünden bir görüntü aldık...


Atatürk'ün son zamanları. Yanındaki çocuk Ülkü. Fotoğraftaki kıyafeti müzede dikkatimizi çekti...


İlk TBMM'nin önünde resim çektirdik...


...Ve biz...


Beğenmedik, bir daha...


Zafer Anıtı'nın önündeyiz...


Zafer Anıtı'nı gezdik. Bu anıt Sosyal Bilgiler ders kitaplarımızda yer alıyordu...
...
Altınpark'ta öğle yemeği yedik. Yemekten sonra parkta oyunlar oynadık. Buradaki resimlerimizi sonra yayınlayacağız...

Altınpark'taki bu görüntü Ayşe'nin çok hoşuna gitmiş olmalı...


Altınpark'tan görüntüler...


Altınpark'tan bir görüntü daha...


Sincan Harikalar Diyarı'na geldik. Mini trenle tur atıyoruz.


Hüseyin'le Umut'un mini trende keyifleri yerinde...


Çocuklar, bir problem mi oldu?...


Rukiye, milletvekili gibisin sanki...


Trenin 1. seferinde binmeyenler 2. seferine katıldılar...


Masal Adası'nın karşısındayız...


Kızlar, bu ne güzellik?...


Masal Adası'na bu köprüden geçeceğiz...


Masal Adası karşımızda...


Bir süre kararsızlıktan sonra, Masal Adası'na gidiyoruz...


Burak, biz de geçsek diyorum. Kapıyı kapatmasan...


Bu köprü manzarasına ne dersiniz?...


Köprüdeyiz...


Berke Kağan, Nasrettin Hoca'yla göle yoğurt çaldı...


Ne o Mustafa?.. Nasrettin Hoca'yı çok mu sevdin?...


Umut, amca sana kavuğunu vermez. Boşuna uğraşma...


İrem Gülse ile kardeşi Azra, Keloğlan'la birlikte böyle poz verdiler...


Umut, Keloğlan'ı sırtına mı alacaksın? Mustafa yardım etsene oğlum...


Redkit silahını çekmiş. Korkmadın mı Neriman?..


Umut, at ısırırsa karışmam bak !...


Kadriye ata zor bindi...


Kadriye, keyfin yerinde galiba !...


Kadriye'nin kardeşi Kemal, Retkit'in atını çok sevdi. Havaları yerinde görünüyor...


Redkit'in atına Neriman da merak etti...


Bravo benim öğrencilerime... Daltonlar'ı nasıl yakalamışlar ama...


Oraya çıkanlar da kim ?...


Emre ve Umut, Asteriks'le bu resmi çektirdiler...
 

Umut, Asteriks'le arkadaş oldu. Asker arkadaşın mı yoksa ?...


Gürkan Erdem, Asteriks'le böyle poz verdi...


Gökay ve Berke Kağan... Boğayı çok kızdırmayın. Sonra sizi Boğaç Han da kurtaramaz !...


Ebrar, sen de mi boğaya binmeyi tercih ettin?...


Ayşegül, Tarkan'ın kurdu ile poz vermek için nereye çıkmış?... Yan taraftaki de kim?...


Hüseyin Talha, Alaaddin'in Sihirli Lambası masalına girmiş...


Gezimizin sakin meleği Buse de Alaaddin'in Sihirli Lambası Masalında...
 

O da ne?.. Kadir Can, Walt Disney'in aslanının üzerinde... Gizem, kimi çağırıyor acaba ?...


Ebrar, sen de çok havalısın, yani !...


Ejderhadakiler de kim ? Orada ne yapıyorlar acaba?...


Ayşe, orada ne işin var?...


Umut'u ejderha yuttu. Yardım istiyor...


... Ve biz...


Masal Adası'nın kocaman adamının altında karınca kadar kalmışız...


Berke Kağan, Casper'la arkadaş olmuş...


Bizimkiler, Pamuk Prenses ve Yedi Cüceleri ziyaret ettiler...


Hüseyin Talha, kurdu uyuyor sanma!... Uyanırsa görürsün  poz vermeyi ... Kırmızı Başlıklı Kız nerede acaba?...


Berke Kağan, Pinokyo'nun burnunu mu düzeltiyorsun yoksa ?... Emre, sana kızmış mı ne?...


Rukiye ve Emre'ye bak ! Ne çabuk da dost oluvermişler Pinokyo ile !...


Masal Adası'nda son olarak bu resmi çektirdik. İyi ki Masal Adası'na gelmişiz...


Lunaparktayız. Korku treninde çok mu korktunuz çocuklar?...


Emre ve Enes, nasıl da korktular Korku Treninde...

 
Hüseyin Talha, senin gibi adam bu kadar korkar mı?... Alt tarafı Korku Treni yani !...


Zeynep Güneri ile İrem Gülse o kadar korkmamışlar...


Bravo Buse ve Zeynep Yılmaz'a. Bakın, hiç de korkmamışlar...


Çarpışan otolar çok zevkliydi galiba!... Öyle mi Ebrar, öyle mi Rukiye?...

Helin, keyfin yerinde mi?...

Çocuklar, daha bıkmadınız mı? Akşam oldu. Karabük'e daha 2,5 saat yolumuz var!...


Bu ne mutluluk, kızlar?...


Uçun uçun...


Helin ve Ayşe son olarak böyle poz verdiler...


Dönme dolaptakiler de kim acaba?...


... Ve geri dönüyoruz. Helin, bir otur kızım? Daha yorulmadın mı?...


Otobüste bile oynamaktan bıkmadılar, oynadılar, oynadılar... Sonunda yoruldular, uyuyakaldılar.
 
 

BİR GEZİMİZ BÖYLE BİTTİ. SEVGİLİ ÖĞRENCİLERİM HAYATLARININ EN MUTLU GÜNLERİNDEN BİRİNİ YAŞADILAR.
EMEĞİ GEÇENLERE SONSUZ TEŞEKKÜRLER...